10 Aralık 2010 Cuma

ÖMRÜMÜZÜ "7"DİN TESTERE




Efendiiimm,bugün benim için Jigsaw efsanesinin sona erdiği gündür.




Amerikalı vatandaş,serinin son filmini her ne kadar
Cadılar Bayramı'nda izlemiş de olsa,
Biz de en cadı hallerimizi kuşanıp,ülkemizin nadide salonlarında
kurulduk koltuklarımıza.
Hem de has mı has,hakiki mi hakiki Kurban Bayramı arefesinde:)
Yalnız,bu aşamada,bir iletişim kazasından söz edip esas konumuza döneceğim.


Salona girmeden önce elimdeki montumu,koca çantamı ve poşetimi taşımakta güçlük çektiğimden,

gördüğüm ilk bildik mağazaya(Zara)girip poşet isteme gafletinde bulundum,bulunmaz olaydım!
Olmadı Zara,olmadı.Hele kasiyer ablacım,senin tavrın hiç olmadı:
"Şu anda alışveriş yapmadığınız için poşet veremiyoruz hanımefendi."
Her ne prensip belirlediyseniz ve her nedense bi poşeti çok gördünüz.
Onu bunu bilmem,yıllardır Zara dedik bağrımıza bastık ama siz üç kuruşluk poşetin lafını ettiniz be kardeşim!
Neyse,anlaşıldığı üzere,bu sebepten kaynaklanan sinirim ve elimdeki anlamsız yüklerimle
"Daha da gelmem Zara'ya!" diyerek yoluma koyuldum:)

Valla açık söyleyeyim,çevremde bilenler bilir.
Serinin dördüncüsünden beri sevmem bu mereti.
Ama yine de izlerim,ille de izlerim.
Bu kez de,iddialı bir sahneyle giriş yaptı Jigsaw.
2 adam ve 1 kadın arasındaki samimiyetsizliğin faturasını kendi usulüne göre kesti.
Yalnızca kesti mi?kesti,biçti,parçaladı.
Tüm dünya onu izledi,bana mısın demedi.
Öncekilere göre,kan ve vahşet sahnesi daha fazla olan bu filmde,
konu daha çok dedektif Hoffman ve
Jigsaw'un karısı Jill arasındaki çatışma üzerinde dönüyor.
Tabi diğer önemli bir nokta da,Jigsaw'un önceki oyunundan kurtulduğunu
kahramanlık hikayesi haline getiren Bobby'nin hayatta kalma savaşıdır.
Onun bu kez oyunun içinde olma nedeni,başta karısı olmak üzere,
insanlığa anlattığı hikayenin büsbütün yalan olmasıdır.
Bobby,yeni oyuna dahil olmadan önce,yazdığı kitapta ve tv.programlarında yaşadıklarını anlatır.
İnsanlara,yaşadıkları her günü,son günleriymiş gibi değerlendirmelerini,
hayatın değerini bilmeleri gerektiğini söyler.
Testere'nin oyununa katılan diğer insanlar da,Bobby'nin destekçisidir ve onlar da,
tuzaklardan nasıl kurtulduklarını,sonrasında hayata nasıl tutunduklarını anlatırlar.
Ve işin garibi,yaşadıkları psikolojik tahribat bir yana,Jigsaw'a minnettar olanlar,
oyundan sonra yeniden doğduğunu hissedenler bile vardır.

Filmin sonunu ve 3D'yi uygulama şeklini pek beğenmedim doğrusu.
Yıllardır sonunu merakla beklediğim bu film,çok daha zekice bitmeliydi bana göre.
Böyle trajikomik bir sahneyle değil:)
Ama her şeye rağmen,ruh sağlıklarından endişe etsem de,
zekaları karşısında diz çöktüğüm Saw ekibini bir kez daha takdir ediyorum.
Ne çok isterdim senaristleriyle sohbet etmeyi ve "neden?"diye sormak isterdim onlara.
Bir gün bir şey,canlarını acayip sıkmış olmalı ve "Tüm bu olanların canı cehennme!"diyip
"Birisi bu gidişatı durdurmalı,kötü adamların canına okumalı."demiş olmalılar:)
Sapıkça,canice de olsa,iyi yapmışlar aslında.
Hepimiz demez miyiz zaman zaman "Cezasız mı kalacak bunlar?"diye.
Sallandırmak istemez miyiz kin kustuğumuz birini meydanda?
Bu da,o zihniyetin ve sadistliğin gavurcası işte.
Biz yapamadık ama onlar yaptı,oldu.
Ağaoğlu'na da söylemeyelim mi,belki o da yapar ne dersiniz:)

O değil de,biz böyle film yapamayız.
Bakmayın haybeye asıp kestiğimize,
Yufka yürekli milletiz biz.
Boynunu büküp,"Pişmanım." diyene kıyamayız.
Hıı,ekmek çalanımıza tekme tokat dalarız o ayrı...
İşin güzel yanı,biz,yaradana havale ederiz hata yapanı.
En doğrusunu o bilir diye...
Orasından,burasından bağlayamayız,idam edemeyiz.
Yazıktır,günahtır;
İnsandır,hakkıdır deriz.
Ama psikolojik eziyete de geldi mi konu,hiç acımaz,sonuna kadar gideriz...

Bu film burada biter ve ben çeker giderim.
Ama gitmeden önce,Jigsaw'un oyunlarını son kez geçirirm gözümün önünden.
Kan revan içindeki sahnelerin arasında,
en büyük kurbanın,kendi hayatında küçük kalan olduğunu görürüm.
Ve asıl katilin vicdanımız olduğunu...

Ahirete kadar,hepimiz kendi ömrümüzün testeresiyiz aslında.
Ve her birimiz,ötekinin zincirinin bir halkasıyız hayatında.


 Seçtikleriniz kadar,seçmediklerinizin de mutluluk vermesi dileğiyle,

 GAME OVER. ;)

Gonca CENGİZ



14.11.2010









Hiç yorum yok:

Yorum Gönder